Açık Kapılar Ardında 27 Ocak’tan itibaren sadece MUBI’de

30. Adana Altın Koza Film Festivali’nde Ulusal Yarışma bölümünde yer alan ve FİLM-YÖN En İyi Yönetmen ödülünü kazanan Açık Kapılar Ardında, Türkiye’deki ekonomik ve siyasi çalkantılardan uzaklaşmak isteyen, ancak kendini başka bir yere de ait hissedemeyen bir neslin hislerine tercüman oluyor.  

Türkiye’den gitmek konusuna etkileyici bir bakış atan Açık Kapılar Ardında, şubat seçkisi kapsamında MUBI’ye konuk oluyor. Alpgiray Uğurlu yönetmenliğinde beyazperdeye taşınan, Türkiye’den gitme planları yapan binlerce gencin de dünyasını yansıtan film, festival gösterimlerinden sonra Türkiye’de ilk kez 27 Ocak’ta MUBI’de gösterime giriyor.

Kendisi de Berlin’de yaşayan yönetmen, filmin hikayesini şöyle aktarıyor: “Telegram grubuna bir mesaj geldi, bir garantör isteniyordu. Ancak kimse garantör olmak istemedi… Özellikle son dönemde çok fazla beyin göçü hikayesine tanık oluyoruz. Başka bir yere göçen insanlar kendi alanlarında yaşamaya çalışıyorlar. Birisi geldiğinde de kendi mücadelesini vermeye başlıyor. Bu yüzden bu süreci ve bu yalnızlığı beyazperdeye taşımak istedim.”

 

Siyah beyaz bir estetikle seyirciyle buluşan Açık Kapılar Ardında, Türkiye’den Berlin’e göçen genç bir mühendisin ev kiralarken kefil bulmak için çıktığı yaklaşık 24 saatlik bir yolculuğu anlatıyor. Yeni bir hayata başlamak için Berlin’e gelen ve burada çalışan Gökçe’nin yaşadığı hayal kırıklıkları, karşılaştığı ayrımcılıklar ve yüzleşmek zorunda kaldığı yalnızlaştırıcı atmosferle beyin göçüne farklı bir bakış açısı sunuyor. Beyin göçü konusunun hiç olmadığı kadar sık konuşulduğu bugünlerde kimlik arayışını, duygusal açıdan iki ülke arasında kalma hâlini yalın ve mizahi bir dille anlatıyor.

 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.