Deha Bilimlier'in 90'lı yılların şarkıcılarıyla ilgili açıklaması çok konuşulacak
Sahnelerden iyi para kazanan Deha Bilimlier, 90’lı yılların popçularının sahnelerde tercih edilmediğini söyledi. “Kaç tanesi konser verebiliyor?” diye soran Deha, “Allah hiçbir sanatçının başına vermesin ama 8-9 tanesi bir araya gelip ancak seyirci topluyor. Onların başarısızlığı ve yaptığı hatalar tüm dünyaya örnek olmalı” dedi.
Türk müzik dünyasının son yıllarda en revaçta isimlerinden biri olan Deha Bilimlier, Akşam Gazetesi’nden Yasemin İlan'a özel açıklamalar yaptı. Barış Akarsu ve Özgür Çevik gibi 2004 yılında katıldığı Akademi Türkiye adlı yarışmayla adını duyuran ve son yıllarda yaptığı cover parçalarla şöhreti yakalayan Deha Bilimlier, sahnenin de bir matematiği olduğunu söyledi. Bir kez iflas etmesine rağmen, verdiği konserler sayesinde çok para kazandığını ve hayatını garantiye alacak kadar birikim yapabildiğini söyleyen Deha Bilimlier, son beş yıldır 90’lar konseptinin zorla oluşturulmaya çalışıldığını ama onun da dinleyiciyi sıktığını söyledi. “Ne 90’larmış kardeşim, çok da kötüymüş ben bıktım hatta nefret ettim bu 90’lar partileri ve şarkılarından” diyen Deha Bilimlier, “Neredeyse tamamı birkaç şarkı yapıp yok oldular. Şimdilerde kaç tanesi konser verebiliyor. Tarkan ve Kenan Doğulu’dan başka kimse yok şöhretini sürdüren. Allah hiçbir sanatçının başına vermesin ama 8-9 tanesi bir araya gelip ancak konser verebiliyor. Onların başarısızlığı ve yaptığı hatalar tüm dünyaya örnek olmalı” dedi. Bilimlier sözlerini şöyle sürdürdü: “90’larda ruh falan da yok, onlardan hemen önceki jenerasyon Erol Evgin, Onno Tunç, Uzay Hepari gibi isimlerin şarkıları denilse olur da, bu 90’ların şarkılarının anlamı da ruhu da yok.”
TEK ŞARKILIK ŞÖHRET DELİRTEBİLİR
“YouTuberlar bile şarkıcı oluyor, sesle oynayan, kötü sesleri düzelten makinalar var. Bu nedenle albüm çıkartmak çok kolay” diyen Deha Bilimlier, “Tek şarkılık ünlü olmanın bedeli çok ağır olabilir. Bir şarkıyla tanınıyorsun, milyonlar izliyor ama devamı gelmeyince unutuluyorsun. Eğer sağlam bir bünyen yoksa delirirsin. O saatten sonra taksi şoförlüğü yapmak ya da baba mesleğini sürdürmek insana ağır gelir. Moral bozukluğu yaşatır, hayatın alt üst olur” dedi. Bir de şöhretin getirdiği saygınlığı sürdürmek için paraya ihtiyaç olduğunu söyleyen Deha Bilimlier, “Günün birinde sahnelerde olmadığında, gittiğin yerlerde yine kapılarda karşılanmak hürmet görmek istiyorsan çok paran olacak. Şöhretin getirdiği gücü bir tek para ile sürdürebilirsin” dedi.
250 MİLYON DİNLENEN KIZI İZLEMEYE 16 KİŞİ GELDİ
İnternet dinleyicisi ile sahneye gelen kitlenin çok farklı olduğunu söyleyen Deha Bilimlier, “Bodrum’da bir Beach‘te sahneye çıkıyoruz. Bir kızın şarkısı o yaz, 250 milyon izlenmiş hatta geçmiş. Coverlar yapıyor, tutuyor, kız çok popüler. Bunu izleyen mekan sahibi diyor ki “Her şarkısı 250 milyon izleniyor. Bunun yüzde 10’u hatta yüzde 1’i dinlemeye gelse 1000 kişi eder. Sırf bu matematikle kıza Beach‘te konser koydular. Sadece 16 kişi geldi. Buradan yola çıkarsak YouTube izleyicisi dinleyicisi konsere giden bir kitle değil. Konsere giden gece hayatında gezen kitleler hep farklı bir şarkıyla tutuyorsun her
şey çok güzel gidiyor ama ikinci şarkıyı yakalayamazsan üçüncü şarkıyı yakalayamazsan geri geri gitmeye başlıyorsun” diye konuştu.
HİÇBİR KADIN ETEKLİ SEVGİLİ İSTEMEZ
“Erkekler oje sürüyor etek giyiyorlar sence normal mi” şeklindeki soru üzerine Deha Bilimlier “Çok kötü bir görüntü. Erkek erkek gibi davranmalı. Etek giymek, oje sürmek çok gereksiz davranışlar. Estetik de değil, çirkin görünüyor. Hiçbir kadın yanındaki eşinin sevgilisinin etekli olmasını istemez” diye konuştu.
CENK EREN ESTETİKTE AJDA PEKKAN’A ÖZENDİ
Rafet El Roman, Gökhan Özen, Mustafa Sandal, Cenk Eren gibi isimlerin yaptırdıkları estetikler hatırlatılan Deha Bilimlier, “Hepsinin yaşı ilerlemiş, tabi ki ufak dokunuşlara ihtiyaç duymuş olabilirler. Fakat yanlış kişilere teslim etmişler kendilerini. Gökhan Özen ve Rafet El Roman ufak dokunuş istemiş ama şişmiş. Tarkan’ın ‘Yanlış zaman yanlış insan’ şarkısına dönmüş olay. Cenk Eren toptan halletti yüzünü gerdirerek, çok da güzel oldu. Cenk Eren’i çok severim, iyi de tanırım. Bence o Ajda Pekkan ile çok fazla sahneye çıktığı için ondan etkilendi, ona özendi. Çok da güzel sonuç elde etti. Birkaç yıla sahneleri bırakırım diyordu ama bir 10 yıl daha gider bu yeni yüzüyle.
ÇAPKINLIK DEDİKODULARINI YAKINIMDAKİLER ÇIKARIYOR
“Zaman zaman çapkınlık dedikoduları çıkıyor, ortaya atılan iddialar oluyor, eşinizle sorun oluyor mu?” şeklindeki soru üzerine “Sizin duyduklarınızın haricinde medyaya yansımayan dedikodular da oluyor. Ve bunları en yakınımda olan arkadaş dediğim insanlar kıskançlıklarından yapıyorlar. Eşim Aslı bunlara gülüp geçiyor, üç tane evladımız var. Onların geleceği için birlikte yol alıyoruz çok mutluyuz. Beni asla sıkmaz, konserdeysem sonrasında görüntülü arayayım, neredesin kiminlesin gibi sorular sormaz, yormaz beni. Ben de eşim ve çocuklarım ile çok mutluyum, onlar olmasa hayat bu kadar anlamlı
olmazdı” dedi.
HAYRANLAR DA AKILLANDI, EVLİLİK HAYALİ KURMUYORLAR
“Sanatçının evli olmasından yanayım, evli olmak avantaj düzgün bir hayat başarıyı da getiriyor” diyen Deha Bilimlier hayranların da artık bilinçlendiğini söyledi. “Hayranlarımız eskisi gibi bizlerle evlilik hayali kurmuyor” diyen Deha Bilimlier, “Eskiden şarkıcılar hayranlarımızı kaybederiz evlendiğimizde diye düşünüyorlardı ama artık geçti o şeyler. Eskiden bütün hayranlar o şarkıcı ile evleneceğini düşünür hayal ederdi. Fakat artık insanlar bilinçli, hayranlar da bilinçli, akıllandı herkes. İnsanlar senin sesine hayran, sanatına hayran, ‘bununla evlenirim’ diye hayran değil. Evlilik istikrar getiriyor, başarı getiriyor, usta sanatçılarımız hep evli her başarılı erkeğin aksi bir kadın vardır” diye konuştu.
SANATÇILAR ARASINDA DOSTLUK OLAMAZ
‘Sanatçıdan dost olur mu?’ şeklindeki soru üzerine Deha Bilimlier, “İki sanatçının dost olması mümkün değil. Biri konser verdiğinde diğeri onun seyirci miktarını, aldığı parayı, alkışı kıskanabiliyor, bu
mutlaka oluyor. Zaman zaman üç, beş kişinin gruplaşıp birlikte yemeğe çıktığını, tatillere gittiğini görüyoruz fakat sonu hep hüsranla bitiyor. Sanatçıların arkadaşlıkları uzun soluklu olmuyor. Mümkün değil. Ben bir tek Tan Taşçı ile çok iyiyim, onunla zaman geçirmekten keyif alıyorum onun haricinde kimseyle görüşmem. Zaten konserlerim çok yoğun haftanın üç günü mutlaka sahnem oluyor” dedi.